Aile-Çift, Genç, Terapistler İçin

ERGENLİK SÜRECİNİN GELİŞİMİNDE BABA İŞLEVİNİN ÖNEMİ

Ergenlik, çocukluk döneminden sonra gelişen yeni bir dönem olduğu için oldukça sarsıcı bir dönemdir. Bu dönemde ergenler, sıklıkla okul, ilişkiler ve kimlik gibi alanlarda dağılırlar ve toparlamakta zorluk yaşarlar. Bu nedenle ergenlik döneminde bu dağılmayı minimize etmek için, annelik işlevinden farklı olarak  baba işlevinin devreye girmesidir.

Ergenlik dönemini bir metafor olarak  “ıstakozun deri değiştirme dönemine”  benzetilebilir. Istakoz, büyüme dönemine geçtikleri zaman, kabuk değiştirirler. Kabuk değiştirme evresinde kendisine dar gelen kabuklarından çıkarlar ve yeni kabuk oluşuna dek, oldukça savunmasızlardır. Bu yüzden diğer canlılara çok yakınlaşmazlar. Kendisini korumak için tümgüçlü olmak zorunda  hissederler.  Kendi kabuğunu değiştiren ergen de, oldukça savunmasız ve kendisini korumak zorunda hisseder.

İkili ilişki Yanılsaması

Ergenlik dönemi, çocukluk döneminden farklı olarak, ikili ilişkiden 3’lü ilişkiye geçiştir. Yani annesi ile kurduğu ilişkinin dışında öteki olarak adlandırılan Babanın 3.kişi olarak devreye girmesi gereken bir süreçtir. Ergen için 3.kişinin yani babanın devreye girmemesi oldukça sakıncalı bir durumdur. Çünkü ikili ilişkinin içinde kalmak, aslında “ben ve benim ihtiyaçlarımı karşılayan anne” ilişkisinde kalmaktır. Bu tür bir ilişkide bir diğerinin varlığı ve ihtiyaçları idrak edilemez. Bilindiği üzere anne çocuk ilişkisi, masumiyet ve şefkat barındıran ve ihtiyaçların karşılandığı bir ilişkidir. Bu ilişkide ruhsal büyüme gerçekleşmez.

Ergenlik dönemi ile beraber ergen, iç dünyasında ortaya çıkması beklenen arzular, dürtüler ve duygular ile tanışır.Çocukluğun masum ve şefkatli dünyasının yerine artık öfke, haset, aşk ve şehvet gibi yıkıcı duygular eklenir. Yeni tanıştığı arzu ve dürtüler ile, ancak bir baba işlevi sayesinde altından kalkabilir. Aksi halde bunlar ile ne yapacağını bilemez ve kafa karışıklıkları başlar. Baba işlevinin devreye alınmaması, bu yeni dürtü ve arzuların bastırılmasına ve ruhsal patolojilere yol açabilecektir.  Ancak bir baba işlevi  sayesinde  arzu ve dürtülere yer açıp büyüme sürecine girebilecektir.

 

Yeni bir Öteki : Baba İşlevi

Ergenin artık yeni eklenen ve oluşan durumları ile birlikte kendini yeniden tanımlama sürecine girmesi beklenir. Kendini tanımlama sürecinde zorunlu ve sağlıklı olarak ruhsal dünyanın biraz dağılması ve zorlanması gerekecektir. Fakat bu dağılmanın çok uzun sürmesi patoloji ve kendilik bozukluklarını oluşturabilir. Bu dağıldığı dönemde, geride tam bırakmadığı, çocukluk ilişkisi yanılsaması olan,  “sadece ben ve benim ihtiyaçlarım var” demeye devam mı edecek? yoksa” ben ve benim ihtiyaçlarım dışında gerçek durumlar var” diyebilecek mi? Tüm mesele buradadır.

Baba işlevi, “ sen ve senin ihtiyaçların dışında yani sen ve annenin dışında artık ben de varım “yani gerçekler var diyen kişidir. Baba işlevi, sınırsız ve sonsuz ihtiyaç döngüsü içinde  ihtiyaçlarını karşılayan masum şefkatli anne ilişkisinin devam etmeyeceğinin ve büyüme zamanı geldiğinin bilgisini verendir. Bir yandan da “korkma bu süreçte artık ben de eşlik edeceğim” diyen kişidir.  Anne veya Baba kaynaklı, baba işlevi devreye giremezse  veya kabul edilmezse fiziksel gelişim olsa bile ruhsal gelişimin evrelerinde takılmalar yaşanabilecektir.

Baba  İşlevi ve Büyümek

Baba işlevi devreye giremezse, ergen büyümek istemeyebilir, kendisine konulan sınırları reddeder  ve sorumluluk almakta zorlanır. Aslında ihtiyaçlarının sınırsız karşılandığı çocuksu ilişki yapısını devam ettirmek ister. Erteleme ve sınav problemlerinin birçoğu bu durumdan kaynaklanır.

Ergenler bilinenin aksine, baba işlevi ve otoritesine açtır. Bu dönemde kendilerine konulan sınırları kabul etmemelerinin sebebi, güçlü, tutarlı ve net otorite hissedememeleridir. Baba işlevi, ev içinde konulan çerçeveyi takip eden, zorunluluk olmadıkça esnetmeyen ama bir yandan gayet insani kurallar koyan kişidir.

Otorite, sadece kural koyan değil aynı zamanda sahip çıkan ve bağ kurandır. Baba, Okul ve arkadaşlık ilişkiler hakkında sohbet eden ve takip eden kişi olmalıdır. Ergenin öfkesi ve fırtınaları karşısında yıkılmayan, onu terk etmeyen ve yaşıtı gibi misilleme yapmamalıdır. Ergen buradan şunu öğrenir;” benim içime yerleşen yıkıcı duyguları dışarı yansıttığımda bunu karşılayan, dönüştüren, misilleme yapmayan  ve dağılmayan biri var, o zaman korkmama gerek yok, yeni dürtü ve duygularıma  sahip çıkabilirim beni bu kadar dağıtmaz, dağılsam da toparlamayı öğretecek kişiler hayatımda var”.

Diğer yandan baba işlevi, doyumlarının bir sınırı olduğunu öğreten gerektiğinde doyumlarını engelleyerek, ergenin doyum engelleme kapasitesini geliştiren kişidir. “Bilgisayarın başından kalkmayıp sonsuz doyum almak isteyerek, doyumunu engelleyip ders başına oturamayan ergenler “ bu duruma örnek oluşturabilir.

Sınırlara Tepki Gösterirse ne Yapacağız?

Bağ kuran otorite aynı zamanda sınır koyarsa sorun çıkmayacaktır.  Bağ kurmadan, aniden otoriter zorba gibi sadece sınır koyma işlevini yerine getirirse, ergen  aslında bu duruma tepki gösterir. Baba, bağ ve ilişki kurabilirse gerektiğinde sınırda koyabilir. Burada annenin, eşinin  yani babanın konumunu ve otoritesini değersizleştirmeden saygı duyması hayati bir durumdur. Anne ve babanın, durumlar karşısında oluşan farklı tutumları da kafa karışıklığı yaratarak, ergende otorite boşluğu hissettirir.

Sonuç

Sonuç olarak, bir ergenin şiddetli davranışlar göstermesinin nedeni, yeni dürtüler ve duyguları ile yaşamayı öğreten sınırlayan baba işlevi olmamasıdır. Bütün ergenler tutarlı ve net onun hayatında aktif olan bir baba işlevine ihtiyaç duyarlar. Bu sayede, kendi iç dünyalarında oluşan yeni dürtü ve arzuları  gerektiğinde sınırlamayı öğrenirler. Doyumlarını gerektiğinde engelleyip dış gerçeklik okul ve sorumluluklara daha kolay adapte olabilirler. Arzu ve dürtülerinden  korkmadan ve dağılmadan nasıl yaşayacaklarını baba işlevinden öğrenirler. Annenin geriye çekilip, alana baba dahil oldukça, ruhsal büyüme sağlanabilir.

Kaynakça:

Akkapulu.F.(2019).Hangi Otorite-Düş Düşün Dizisi.İstanbul.Bağlam Yayıncılık

Ertüzün.I.(2012). Baba İşlevi.İstanbul.Bilgi Üniversitesi Yayınları

Klein.M.(2020).Haset ve Şükran. İstanbul.Metis Yayınları

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir