Aile-Çift, Genç, Terapistler İçin

Ergenlikte Gözlemlenmesi Gereken Sinyaller

Nesil Farkını Anlamlandırmada Zayıflık

Bir genç, yaşıtları gibi davranmıyor, onların ilgi alanlarına uyum sağlayamıyor, gündemlerini takip etmiyorsa; ya onları küçümsüyor ya da kendini onlardan küçük hissediyor olabilir. Her iki durumda da nesil farkını kavrayamadığını söyleyebiliriz. Bu uyumsuzluk, arkadaşlık ilişkilerinde zorluklar yaratabilir ve gelişimsel bir aksama sinyali sayılabilir.

Risk Almaktan Kaçınma:

Ergenlik, bireyin bedensel, sosyal ve toplumsal sınırlarını tanıdığı ve bu sınırları risk alarak öğrendiği bir dönemdir. Küçükten büyüğe her risk, ergenin sosyal dünyayı anlamasına yardımcı olur. Örneğin, otobüse binip okula gitmek gibi basit bir davranış bile, toplumsal kuralların ve sorumlulukların öğrenilmesine olanak tanır. Ancak ergen, her türlü riski reddedip sürekli güvence arıyorsa, bu onun özerkliğe geçiş sürecinde zorlandığını ve dış dünyaya açılmada sorunlar yaşadığını gösterir. Risk almayan bir ergen, kendi sınırlarını öğrenemediği gibi, sorumluluk alma becerisi de geliştiremez.

Edilgenlik ve Geri Çekilme:

Ergenlik dönemi, bireyin cinsel ve sosyal dürtülerinin uyandığı, bu dürtüler aracılığıyla benlik ve kimlik yapılandırmasını gerçekleştirdiği kritik bir süreçtir. Ancak bazı gençler bu süreçte aktif olmaktan kaçınıp edilgen bir tutum sergiler ve dış dünyayla bağ kurmak yerine kendi içlerine çekilir. Bu geri çekilme davranışını, okula gitmek istememek ve aşırı bilgisayar kullanımında görürüz. Bu davranışlar gencin kendini koruma arzusundan kaynaklanabilir ve çocukluk dönemindeki bağımlı yapıyı sürdürüyor olması anlamına gelir. Eğer genç, karar almakta zorlanıyor, sorumluluklardan kaçınıyor ve sürekli pasif bir konumda kalıyorsa, bu durum onun sağlıklı bir büyüme sürecinde zorlandığını ve gelişiminin duraksadığını gösterir.

Eleştiriden Kaçınma ve Üstbenlik Gelişimi:

Ergenlik döneminde gençler, ailelerini eleştirir ve bazen küçümserler. Bu eleştirel tutum, onların ailesini idealize etmekten uzaklaşıp daha gerçekçi bir bakış açısı kazanmalarına yardımcı olur. Eğer genç ailesini hiç eleştirmiyor ve sorgulamıyorsa, bu durum onun ailesine bağımlı kalmasına ve kendi bağımsız düşünce yapısını geliştirememesine neden olabilir. Eleştiri ve küçümseyle ailesine mesafe koymaya çalışan genç, ailesiyle arasına sağlıklı bir sınır çizer ve “Sadece siz değil, dışarıda da benim için iyi olanlar var” diyerek dış dünyayla bağlantı kurmaya başlar. Aksi halde, ailesini eleştirmediği için onların her konuda haklı olduğuna inanabilir ve bu da kendini yetersiz veya değersiz hissetmesine yol açarak kimlik gelişimini olumsuz etkileyebilir.

Sonuç olarak; Ergenlik, libidinal ve agresif dürtülerin yoğunlaştığı, kimliğin yapılandığı bir süreçtir. Dürtülerin yaşanmadığı ve risk alınmadığı bir ergenlik dönemi, gençlerin dış dünyaya adapte olma yetilerini zayıflatır ve benlik gelişimini sekteye uğratır. Bu nedenle, yukarıda belirtilen sinyaller aileler, öğretmenler ve uzmanlar tarafından dikkatle izlenmeli ve gerektiğinde profesyonel bir destek alınmalıdır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir